Rize Müftülerinden, Fatih Dersiamlarından büyük İslam Âlimi Merhum Yusuf Karali kabri başında dualarla anıldı.
31.03.1951 tarihinde Rize Müftüsü olarak göreve başlayan Merhum Yusuf Karali, Rize’de göreve başlayışının 66. yıldönümünde Güneysu Yeşilköy köyündeki kabri başında mütevazı bir programla anıldı.
Programa Rize Milletvekili Hasan Karal, Güneysu Kaymakamı İhsan Selim Baydaş, Müftü Yusuf Karali Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Mehmet Bilgin, İl Müftüsü İsmail Yalçın, Belediye Başkanı Halil Turan, Müftü Yusuf Karali’nin talebelerinden Emekli İl Müftüsü Haydar Sadıkoğlu ile emekli din görevlisi Necati Hut, Güneysu Müftüsü Abdulkerim Çelik, İhtisas Merkezi öğrencileri ve ilçe halkı katıldı.
Müftü Yusuf Karali Dini Yüksek İhtisas Merkezi öğrencilerinin Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, İhtisas Merkezi Müdürü Mehmet Bilgin’in Yusuf Efendi’nin hayat hikâyesini anlatmasıyla devam etti. Bilgin konuşmasında; “bölgemizin yetiştirdiği ender şahsiyetleri anmak bizim vefa borcumuzdur. Hocamızın bırakmış olduğu bayrağı kıyamete kadar devam ettirmeği bir borç biliyor, merhum hocamızı rahmet ve minnetle yâd ediyoruz” dedi.
Müftü Yusuf Karali’nin talebelerinden Emekli İl Müftüsü Haydar Sadıkoğlu ile emekli din görevlisi Necati Hut ise hatıralarını anlatarak duygu yüklü mesajlar verdiler.
Rize Milletvekili Hasan Karal ise, “büyük vefa örneği ortaya koyarak bu anma programını tertip eden Müftü Yusuf Karali Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Mehmet Bilgin’e ve öğrencilerine teşekkür ediyorum. Hz. Mevlana der ki ‘dostuna, arkadaşına ve değerlerine vefası olmayanın Rabbine de vefası olmaz.’ Bir vefa adına bir araya gelişin örneği olan bu buluşmayı son derece önemsiyorum. Tarihte iz bırakan insanların sayısının az olduğunu görüyoruz. Sayıları az olan bu değerli şahsiyetlerin unutulmaya yüz tutulmuş olmalarının sebebi biz olmamalıyız. Rize’mizin gelmiş geçmiş en önemli ilim adamlarından özellikle yeni nesil tarafından tanınmıyor olması bizim için bir eksikliktir. İnşallah bundan sonra her yıl bir vesile ile ölüm yıldönümünde böylesine mütevazı sade bir törenle hem onun mezarında ona rahmet okumak hem de gelecek nesillere bu değerleri taşımak bizim olmazsa olmaz şiarlarımızdan olmalıdır. Programı hazırlayan bütün kardeşlerime teşekkür ediyor, merhum Müftü Yusuf Efendi’ye Allah’tan rahmet diliyor ve onu minnetle yâd ediyorum” dedi. İhtisas merkezinin temelinden günümüze kadar geliş hikâyesini anlatan Karal, “emeği geçen başta dönemin Başbakanı şimdiki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı arz ediyor, İhtisas Merkezimizden Merhum Yusuf Efendi gibi âlimlerin yetişmesini Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum” dedi.
İl Müftüsü İsmail Yalçın’ın duasıyla program son buldu.
Müftü Yusuf Karali Kimdir?
Yusuf KARALİ Hocamız Güneysu İlçemizin Yeşilköy (eski adı Pilihoz) köyünde, demirci ve aynı zamanda Erzurumlu Şaşı Hoca’dan ders görmüş olan Karaalizâde, Molla Bilal Efendi ve Rabia Hanım’ın çocuğu olarak 1886 yılında dünyaya geldi.
1895 yılında 10 ayda hafızlığını tamamladı.
1902-1909 yılları arasında Pilihoz Medresesi’nde, Ağrılımoğlu Mustafa Efendi’den ve Setozlu Muhammed Efendi’den sarf-nahiv ve İslami İlimler tahsil etti. Ayrıca Muhammed Efendi’nin oğlu müderris, kurra Tahir Efendi’den kıraat okudu.
1909 yılında İstanbul’a gitti. Burada Fatih Bahr-i Siyah Çifte Başkurşunlu Medresesi’nde tahsiline devam etti ve eğitimini tamamlayarak icazetini, eski Üsküdar Müftüsü olan Rizeli Muharrem Efendi’den aldı (ö.1930).
Ayrıca Ömer Efendi’den, ders arkadaşı da olan Ömer Nasuhi Bilmen ile beraber Arap ve Fars Edebiyatı okudu.
Tahsilinin sonunda ruûs imtihanına girdi ve 1911 yılında Fatih Medresesinde ders okutmaya başladı ise de bu görevi fazla sürmedi. Çünkü Osmanlı Devleti’nin Birinci Cihan Harbine girmesiyle askerlik hizmeti için Erzincan İhtiyat Zabit Mektebi’ne sevkedildi(1915)
Daha sonra tebdil-i hava için geldiği Rize’de, askeri silah atölyesinde bir müddet çalıştı.
1924 yılında Medreselerin kapatılmasıyla emekliliğe sevk edildi. Rize’de köyüne yerleşti. Aile mesleği olan demircilik zenaatını geliştirdi. Tevhid-i Tedrisat Kanunu gereği açılan İmam Hatip Mektebi’nde Arapça Hocalığı yaptı. Bu okullarında kapanmasıyla tekrar köyüne yerleşti. Fahri olarak köy camisinde vaizlik, hatiplik yaptı. Daha sonra Rize’ye gelerek demircilik mesleğine devam etti.
Bu mesleğini devam ettirirken, Rize Müftüsü olması konusunda kendisine teklif yapılmıştır. Bu görevi ilk zamanlarda kabul etmemiş ancak ısrarlı talepler üzerine -kendisi istememesine rağmen- çevresindekileri kıramamış, daha sonra Rize Müftülüğü görevini kabul etmiştir. (31/03/1951)
Görevi esnasında; Akâid-Kelam, Tefsir, Hadis, Fıkıh Usulû derslerini okutmuştur. Görevini başarı ile yıllarca ifa etmiştir. Müftülük görevini yürütürken rahatsızlanmış ve 03/02/1969 yılında hakka yürümüştür. Yusuf Hocamız evli ve Dört erkek, Beş kız olmak üzere dokuz çocuğu babasıydı.
Kaynak: İsmail KARA, Rize Müftülerinden Yusuf Karali Hoca, Dergah Yayınları, İstanbul 2012